Halen müze olarak kullanılan gemiye “İstiklal Madalyası” verilmesi için TBMM’ye yasa teklifi sunuldu.
Kurtuluş Savaşında belki de savaşın kaderini değiştiren stratejik nakliyatı başarıyla sürdüren Alemdar Römorkörü’nün kahramanlığı Türk Denizciliğinin gurur abidelerinden birisidir.
Danimarka ticaret filosuna bağlı kurtarma gemisi Alemdar römorkörü, Birinci Dünya Savaşı çıktığı zaman Danimarka’ya dönememiş, Osmanlı Seyri Sefain İdaresi de bu gemiye el koyarak, bandırası altında çalıştırmaya başlamıştır.
Gemiye 1915 yılının Mayıs ayında “Alemdar” adı verilmiştir. 12 Ocak 1916’da Osmanlı Hükümeti tarafından resmen satın alınmıştır. 22/26 Ocak 1916’da Nara’da karaya oturan Yavuz zırhlısının kurtarılmasında görev almıştır.
Milli Mücadele döneminde deniz nakliyatının ana ikmal yolu Karadeniz Bölgesi olduğundan ve elde yeterli derecede taşıma aracı bulunmadığından, İstanbul’dan Anadolu Hükümeti için uygun gemilerin kaçırılması ve bu gemilerin Anadolu yakasında hizmet etmesi zorunluydu. İşte böyle bir dönemde, Alemdar kurtarma gemisi Milli Mücadele döneminin zafer destanlarından birini yazmıştır.
"Gazi Alemdar Gemisi, Ereğli"
Alemdar kurtarma gemisi İstanbul’dan 23 Ocak 1921 gecesi üçüncü çarkçısı Üsküdarlı Osman Efendinin çabası ile geceleyin Boğaz’daki İşgal Kuvvetleri kontrolüne rağmen, kurtarma bahanesi ile kaçırılarak, 24 Ocak 1921 tarihinde Ereğli’ye getirilmiştir.
Ancak Fransızlar gemiyi esir alarak İstanbul’a geri getirmeye çalışırlarken, gemi personeli Fransızları etkisiz hale getirmiş ve geminin kontrolünü tekrar ele geçirerek, 9 Şubat 1921 günü gemiyi Ereğli’de baştan kara etmişlerdir. Alemdar gemisi, daha sonra Trabzon’a intikal etmiş ve çok değerli hizmetlerde bulunmuştur.