Türkiye Taş Kömürü Kurumunda yerüstü servislerinde çalışan işçiler diğer işçilerle aralarında maaş farkı olduğu gerekçesiyle basın açıklaması yaparak aralarındaki maaş farkının giderilmesini istedi. İşçiler adına basın açıklaması yapan Engin Kaya, "Aynı işi yaptığımız diğer işçilerle aramızda 500 TL ila 1250 TL gibi uçurum bir fark oluşuyor. Bu da iş barışını, iş ahlakını, işe olan saygımızı bozuyor" dedi.
TTK'da harici-yerüstü servislerinde çalışan yaklaşık 700 işçiden 150'si bir restoranda bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. İşçiler yaklaşık 12 yıldır düzeltilemeyen bir kanun maddesinin mağdurları olduklarını ifade etti. İşçiler adına basın açıklaması yapan Engin Kaya, "Bizler ilk defa TTK bünyesinde 2006/2018 tarihleri arasında çoğunluğumuz teknik elaman sıfatı ve Ocak'tan hariciyeye çıkmak zorunda kalan işçileriz. Yaklaşık 12 yıldan beridir düzelmeyen, düzeltilemeyen bir kanun maddesinin mağdurlarıyız.
Bu madde TTK ve GMİS tarafından imzalanan Toplu İş Sözleşmesinin meşum (Kötü, uğursuz) 51. maddesidir. Bu madde öyle kurnazca düzenlenmiş olarak yoruma açık bir şekilde önümüzde duruyor. Madde üzerinde gerek TTK yöneticileri ile gerekse 2006 tarihinden itibaren GMİS yönetimi ile yapmış olduğumuz görüşmelerde bir sonuca ulaşamadık. Bu madde bizlerin geçmiş haklarımızı alamama ve gelecekteki haklarımızı güvence altına alacak maddedir. Yani bu madde tam bir sömürü ve kölelik maddesidir. Eşit işe eşit ücret uygulanmadığı için Anayasal bir suç teşkil ediyor.
İş bulma endişesi ile zaaflarımızdan yararlanılarak işe alınmışız. 2006 tarihinde Ulusal İstihdam Projesi kapsamında düşük ücretli işçi çalıştırabilir öngörüsü ve raporuyla iş başı yapmış bulunmaktayız. Bu da yöneticilerin ya hesap bilmemesinden ya da bizler için çaba sarf etmediklerinden şüpheleniyoruz. Aynı işi yaptığımız halde aramızda 500 TL ila 1250 TL gibi uçurum bir fark oluşuyor. Bu da iş barışını, iş ahlakını, işe olan saygımızı bozuyor. Malumunuzdur ki sosyoekonomik ve sosyopsikolojik etkenler insanlar üzerinde negatif sonuçlar doğurabiliyor.
Örnek verecek olursak toplumda değersizleşme, ailelerde geçim sıkıntısı, şiddet ve geçimsizliğe bağlı boşanma vakaları aşikârdır. 2008 tarihinde Havza geneli 65 kişi olarak Eşit işe Eşit Ücret davası açtık ve davayı kaybettik. Ama bu haklı mücadelemize 700 kişi ile beraber canla başla mücadele vermeye devam ediyoruz. Maalesef o dönemin sendika yöneticileri bizlere destek olmadıkları gibi bir de bıyık altından gülüp alay ettiler kendilerince. Bizler bu kurumun üvey evladıymış gibi muamele görüyoruz. El vicdan diyoruz" dedi.