Sağlık Bakanı Koca, önceki gün 24 saat içinde yapılan 39 bin 429 testte 4 bin 611 vaka tespit edildiğini açıklamıştı. Bugün yapılan açıklamada ise 37 bin 535 testte 3 bin 83 vaka tespit edildiği duyuruldu.
Telekonferans yöntemiyle toplanan Bilim Kurulu, corona virüsü ile mücadelede son durumu ele aldı. Vaka artışı ve hastaların durumunun da değerlendirildiği toplantıda, salgına karşı alınacak yeni tedbirler de görüşüldü. Toplantının ardından Sağlık Bakanı Koca, kameraların karşısına geçerek corona virüsü salgınıyla ilgili son durumu, güncel can kaybı ve vaka sayısını açıklıyor
Sağlık Bakanı Koca’nın açıklamasından satır başları:
* Mücadelenin görünmeyen kahramanları, bu mücadeleye güven duyanlardır. Bu mücadeleyi yürüten sağlık ordusuna güveniyorsunuz, sonucuna güveniyorsunuz. Paylaştığınız bilgilerin güvenli olduğunu biliyorsunuz.
* Bu güveni zedeleyecek sözlerin, iddiaların sahibi bu süreci tehlikeye atıyor. Bugün sizinle sağlık çalışanlarımıza, bilim kurulumuza, mücadelemize güveninizle ilgili konuşacağım.
* Corona virüsüyle mücadelemizde her yeni gün daha iyiyiz, daha ileriyiz. Elimizdeki veriler salgının kontrolümüz altında olduğunu gösteriyor. Apaçık bir şekilde paylaştığımız veriler, bu iş bitti dedirtmesin.
* Ne yaparsak, o sonucu alıyoruz. Tedbirleri uygularsak ölüm oranları düşüyor, kesin olan budur. Yeni hasta sayımız azalıyor, kesin olan budur. Hiçbir umut sizi rehabevete sürüklememelidir.
* Bugün 37 bin 535 test yaptık. 3 bin 83 yeni hasta tespit edildi. Bugün düne göre, hasta sayısı düştü. Son 24 saat içinde 117 kişiyi kaybettik.
* Pandemiye rağmen, gerek servis gerek yoğun bakım odalarımız pandemiden önceki kadar bile dolu değildir. Bu hastanelerin salgınla mücadeleye nasıl hazırlandığını ortaya koymaktadır.
* Dünyanın pek çok ülkelerinde hastaların stadyumlarda, fuar alanlarında tedavi edildiğini gördük.
* Türkiye’de vakaların zatüreye dönme oranı her geçen gün azalıyor. Yüzde 60’dan yüzde 12’ye kadar, vakaların zatüreye dönüşüm oranı düştü. Bu da hastalığı erken teşhis edip, erken tedavi uyguladığımızı gösteren tablodur. Zatüre oranı ne kadar düşerse, yoğun bakımda tedavi edilen hasta sayısı o kadar azalmaktadır.
* Türkiye’de ölüm oranı yüzde 2,3. ABD, İspanya ve İtalya’da bu oran yüzde 10’un üzerinde.
* Gündeme çok getirilen yoğun bakımlardaki vefat oranı, her geçen gün düştüğünü görüyorsunuz. Bu derece hazırlıklı olmasaydık, tedbirleri zamanında almış olmasaydık yüksek vefat oranları olurdu. ABD ve Avrupa’dakinden pek farklı olmazdı tablo, 10 binleri bulan vefat sayısından bahsediyor olurduk. Tedavide ne kadar başarılı bir sonuç elde ettiğimizin çok çarpıcı örneğidir, yoğun bakımdaki hasta sayımız ve entübedeki hasta sayımız.
* Sayın Cumhurbaşkanımızın da belirtiği gibi, kademeli bir şekilde normalleşmemiz, sizlerin kurallara uymanız ve tedbirlere göre hareket etmeniz sayesinde olacaktır. Türkiye’de hastalığın seyri, öngördüğümüz şekilde gidiyor. Kurallara uymamız ve bilinçli şekilde hareket etmemiz ölçüsünde, normalleşme takvimimiz gecikmeyecektir. Bayramdan sonra normale dönüşümüz, ilan edilen tedbirleri sıkı uygulamamıza bağlıdır. Hiçbir umut, tehdide dönmemelidir. Her gün virüsü ve hastalığı daha iyi tanımalı ve mücadele bilinç kazanmalıyız.
* İzolasyondan ve sosyal mesafe kuralından taviz vermemeliyiz. Sokağa çıkma yasağını harfiyen uygulamalıyız. Bu yasak değil, fırsattır. Cuma günü Ramazan başlıyor, Ramazan kendine has canlılığı ve sosyal yaşantıları beraberinde getirir. Getirdiği en özel şey, insana onun günlük alışkanlıkları dışına çıkarak bir güç vermesidir. Bizlerin şu günlerde ihtiyaç duyduğu şeydir. Kalabalık iftarları, sosyal ortamları ve ramazan sohbetleri lütfen gelecek yıla erteleyin. Bu rahmet ayı hastalıklarla sonuçlanmasın.
* Türkiye’deki aşı çalışmaları, şu an 6 merkezde devam ediyor. 3 merkezimizde virüsün izolasyonu sağlandı. Bu noktadaki gelişmeler oldukça bilgilendirmiş olacağız. Dünyadaki gelişmeler, insanlara uygulanma noktasında yol aldığını söyleyenler İngiltere oldu. İngiltere Sağlık Bakanı ile bugün görüştüm, detaylı bir şekilde konuştuk. Bu dönemde koruyucu ekipmanla ilgili talepleri olmuştu, dün de izni vermiştik. Bu anlamda da Türkiye, İngiltere’ye ikinci kez yardım etme konusunda adım atmış oldu. Hem İngiltere’nin hem de bizim bilim insanlarımızın karşılıklı bilgi alışverişi ve tecrübe paylaşımı olacak. Aşı ise, bu aşının her şey iyi giderse Eylül’den önce kullanımının şu an söz konusu olduğunu ifade ettiler.
* Özellikle her defasında söylüyoruz. Tedbirlere sıkı sıkıya uyulması gerektiğini ifade ediyoruz. Özellikle temas, mesafe ve izolasyon kurallarına harfiyen uymamız gerekiyor. Tedbirlere uyarsak, önümüzdeki takvimi daha rahat söyleme imkanımız olabilir. Ramazan’ın kendine has hareketliliğini, fırsata çevirerek bu dönemi kurallara uyma noktasında bir gayretle geçirelim diye söylüyoruz. Bunu uygularsak yeni bir dalgı beklemiyoruz. Fakat bazı illerimizin daha riskli olduğunu biliyoruz, bu nedenle bu illerimizde daha farklı yaklaşımlarda bulunabiliriz. O bölgelerdeki, o illerdeki vaka sayısının dağılımıyla doğru orantılı olarak yapacaklarımızı belirlemiş oluruz.
* Biz bugüne kadar şeffaf bir şekilde, bütün bilgilenmeleri, Dünya Sağlık Örgütü’ne onun istediği şekilde verdik ve vermeye devam ediyoruz. İki koddan bahsediliyor, bu iki kod iki haftası öncesine kadar yoktu. Salgının 5. ayına giriyoruz ve ülkeler bu iki kodla bildirim yapmıyordu. Ülkeler doğrulanmış corona koduyla bilgilendirme yapıyordu. İki hafta önce bir değişiklik oldu, PSR’la teşhis yapamayan ülkeler olunca bu sorun gündeme geldi. PSR testinin yapılamadığı ülkeler için ikinci bir kod tanımlaması yaptı. PSR testini yapamayan ülkeler için diğer kodu açmış oldu. Bu anlamda hiçbir sorun yok.
* Bildiğiniz gibi hıfzısıhha kurulu ve iller idaresi bir karar almıştı. Bundan böyle il dışına, vefat edenlerin sevk edilmemesi, sevk edilmemesi kararını aldı. Daha önce vefat edenler, kendi memleketlerinde bu defni yapar iken, karardan sonra buna izin verilmedi. Dolayısıyla İstanbul’da vefat eden herkes, burada defnedildi. Bu nedenle bazı mezarlıklarda kalabalıklar olmuş olabilir. Toplamda ise, Türkiye’deki toplam ölüm oranlarının ne olduğu.
* Ben sadece bununla ilgili bir rakam veriyorum. 2009 yılında toplam Türkiye’de ölüm sayısı 152 bin 289. Son 5 yıl içinde yıllık ölümle artış oranı ise 2.89. Her yıl, son 5 yılda bu oranda ölümlerde artış gördük. 2019’daki ölüm sayısını baz aldığımızda, 2020’deki bu ortalama 156 bin 684 beklenen ölüm. Hangi dönemde, 1 Ocak-20 Nisan arasını söylüyorum. Gerçekleşen ölü sayısı 153 bin 766. Nerede artış?
* Lütfen bu ölüm belgesini düzenleyen, yani tanıyı koyan bulaşıcı hastalık veya mevsimsel grip olduğunu tanısını koyan kişi, o kurumda çalışan hekim. Bakanlık burada o tanıyı koymuyor, o ölüm belgesini düzenleyen kişi, hepimizin güveneceği hekimlerimiz.