Hayatta annesinden ve baleden başka tutkusu olmayan Dominika, geçirdiği bir kaza sonucu baleye veda etmek zorunda kalmıştır. Gelecek planları bir anda tuzla buz olan genç kadın, onun gibi üstün yetenekli gençlere bedenlerini ve zihinlerini bir silah olarak kullanmayı öğreten gizli istihbarat örgütü Sparrow School'a katılır. Zorlu ve sadistik bir eğitimden geçen genç kadın, programın şimdiye kadarki en tehlikeli öğrencisi olur. Dominika şimdi sahip olduğu güçle geçmişiyle yüzleşmeli ve sevdiği herkesin hayatı tehlikedeyken, Dominika'nın güvenebileceği tek kişi olduğunu söyleyen Amerikalı CIA ajanı Nathaniel Nash'le uzlaşma sağlamalıdır..
Laura McAllan, yabancı ve korkutucu bulduğu Mississippi’de kocasının sahibi olduğu bir çiftlikte çocuklarını yetiştirmeye çalışmaktadır. Ailenin sıkıntıları devam ederken 2. Dünya Savaşı'ndan dönen iki asker, çiftlikte çalışmaya başlar. Laura’nın kayınbiraderi Jamie McAllan, eşinden farklı olarak çekici ve yakışıklı bir adamdır. Jamie ile beraber savaştan dönen Ronsel bir savaş kahramanı olarak dönmüştür. Savaşın en acımasız halini gören bu iki insan, yaşadıkları bölgede ırkçılıkla mücadele için ikinci bir savaş verecektir...
Babasının şirketinin başına geçerek CEO’luk görevini üstlenen Ferhat şımarık bir adamdır. Hala çocuksu yapısıyla dikkat çeken Ferhat'ın sağ kolu ise onun çocukluk arkadaşı, şirketin finans müdürü Gökhan'dır. İkili çalışanlarına pek de nazik davranmamaktadır. Günün birinde şirket çalışanlarına yemek servisi için gittikleri bir restoranda, restoran sahibiyle dostluk kurarlar. Restoran sahibinin kızı Elif'e gönlünü kaptıran Ferhat, deliler gibi aşık olur. Ancak Elif narin ve saf bir genç kız değildir. Özel eğitimler ve üstün hizmetlerle dolu kariyeri, sert karakteri ve kıvrak zekası, Ferhat'ı bir hayli zorlayacaktır...
Christine McPherson, namıdiğer “Uğur Böceği” her ne kadar annesi gibi olmamak için elinden geleni yapsa da başaramayan, tıpkı onun gibi olan bir gençtir. Uğur Böceği’nin hemşire olan annesi, eşinin işini kaybetmesinden sonra ailesini geçindirmek için yorulmak bilmeden çalışır. Lise son sınıfta okuyan Uğur Böceği’nin yaklaşan üniversite tercihinin yarattığı stresin yanısıra, ergenlik sorunları, sosyal hayatında yaşadığı zorluklar ve annesi ile arasındaki zıtlaşmalarla uğraşır. Bunaldığı yaşantısından uzaklaşmak isteyen Christine, üniversite eğitimi için New York'a gitmeye çalışır.
Aynı zamanda iş arkadaşı da olan sevgilisi John ile Los Angeles’de yaşayan gazeteci Amy’nin hayatı beklenmedik hamileliğini öğrenene kadar gayet güzel gidiyordur. Yakın arkadaşı Rose dışında kimseye bu sırrı açıklamayan Amy kürtaj olur. Rutin hayatına geri dönen Amy, John ile birlikte haber için bir kasabaya gönderilir. Burada rahip Paul ve onun kız kardeşi Maria tarafından karşılanan çift, kasabanın Eski Ahit’te geçen Adem ve onun gibi topraktan yaratılan ilk karısı Lilith'in bulunduğu kasaba ile bağı olduğunu öğrenir. Kendisini Adem ile denk gören ve ona itaat etmeyi reddeden Lilith, 3 meleğin, geri dönmezse her gün yüzlerce çocuğunun öleceği tehdidine rağmen dönmez ve dünyaya kötülüğü getiren kadın şeytan olur. Kasaba yerlilerine göre Lilith’in çocukları hala yaşıyor ve biri iyi diğeri ise kötü olan ikiz çocuklar doğuruyordur. Kasabada anlatılanları başta gerçekçi bulmayan Amy, bir süre sonra anlatılan efsanenin doğru olduğuna inanmaya başlar. Araştırma devam ettikçe gerçeklerle yüzleşmeye başlayan Amy ve John bir an önce kasabayı terk etmek ister; ama artık bunun için çok geçtir..
Pulo, çok küçük olduğu için henüz uçmayı öğrenememiş yavru bir kuştur. Ailesi güneye göç edince Puloi, kutuplarda tek başına kalır. Burada kendisine yeni arkadaşlar edinen Puloi, bir yandan kutup soğuğu ve düşmanlarına karşı hayatta kalmaya çalışırken bir yandan da sevdiği kuşu, kötü kartal Gölge’ye karşı korur...
Belgesel, yönetmen Taylan Mintaş’ın yıllar sonra gittiği köyünde karşılaştığı kuzenleri Toso (53) ve Çao’nun (38) hikâyesini konu ediyor. Kars’ın Susuz ilçesine bağlı küçük bir köyde yaşayan Toso ve Çao, öfkeleriyle de sevgi gösterileriyle de birbirlerinden farklı iki kardeştir. Onları ortaklaştıran şey sadece, ahraz (sağır ve dilsiz) olmaları değildir; kendilerine ait işaret dilleridir aynı zamanda... İki kardeşin, bazen insanların kusurlarıyla, bazen yetenekleriyle, bazen de dedelerden kalma lakaplarla yarattıkları bu işaret dili, tüm köy halkı tarafından da bilinmekte ve köyde Kürtçe ve Türkçe dışında 3. bir dil olarak kabul görmektedir.