İlk Selçuklu dönem filmi olan "Direniş Karatay", dünya tarihinin en önemli savaşlarından biri olan Kösedağ Savaşı'nı ve döneme damgasını vuran devlet adamı Emir Celaleddin Karatay'ın hikayesini güçlü ve incelikli bir senaryo ile beyaz perdeye aktarıyor. Alaattin Keykubat’ın zehirlenerek öldürülmesi üzerine tahta geçen oğlu Gıyaseddin, babası gibi güçlü karaktere sahip bir devlet adamı değildir. Bu zayıflık Moğolların baskısını ve Selçuklu üzerindeki iştahını artırmaktadır. Tüm tecrübe ve gücü ile halkı büyük bir direnişe hazırlayan Emir Celaleddin Karatay; kadını, erkeği, genci ve yaşlısıyla Anadolu’nun sessiz kahramanlarını yanına alacaktır...
"Mahalle" kendi kurallarını kendi koyan, kendi düzenine göre yaşayan bir mahallenin 3 sakinini temel alıyor. Alıştıkları düzende hayatlarını idame ettiren bu 3 arkadaş, birbirlerinin en yakınları olsalar da, sıradan hayatlarına devam ederken günün birinde köklü bir değişiklik oluyor. Mahalleye yeni taşınan gizemli bir yabancının ortaya çıkışı üçünün hayatını da kökünden değiştiriyor...
11 yaşındaki Afgan kızı Parvana, Taliban kuralları altında yaşamaktadır. Parvana, babası haksız yere hapse atıldığında saçlarını kısacık kesip, bir erkek çocuk gibi giyinerek ailesine destek olmak için çalışır. Arkadaşı Shauzia ile birlikte çalışan Parvana, özgür ve bir o kadar da tehlikeli bir dünya keşfeder. Yarattığı fantastik hikayelerden güç alan Parvana, babasını bulup ailesini tekrar bir araya getirmeye çalışır...
Dehşet geri dönüyor, masum bir aile, hayatta kalabilmek için tehlikeli saldırganlara karşı mücadele etmek zorunda kalıyor. Söz konusu aile, bir grup akrabayla birlikte kalacakları mobil ev alanına geldiklerinde şaşkınlığa uğrarlar. Bu ıssız yerleşim alanında kimse yoktur ve herkes gizemli bir şekilde götürülmüş gibidir. Bilmedikleri şey ise karanlıkta gizlenmekte olan üç maskeli psikopatın onların her hareketini izlediğidir. Bu tehlikeli üçlü, ailenin hayatta kalmak için neleri göze alabileceğini test etmek adına her yolu deneyecektir...
Chloe ve annesi yeni bir eve taşınmak zorunda kalırlar. Bahçe cüceleriyle dolu eski bir eve yerleştikten kısa bir süre Chloe, meraklı olan komşuları Liam ile birlikte bahçe cücelerinin gerçek olduklarını keşfeder. Cüceler, evi küçük canavarlardan korumaktadır. Troggs adındaki bu küçük canavarlar, başka bir dünyadaki bir portal aracılığıyla evi istila etmektedir. Gerçekleri öğrendikten sonra Chloe ve Liam, canavarların istilasına karşı cücelerle işbirliği yaparak dünyayı korumak için savaşır...
Savaştan sonra 1950'lerin büyüleyici Londra'sında, ünlü terzi Reynolds Woodcock ve kız kardeşi Cyril Woodcock Ailesi'nin belirgin tarzıyla kraliyet ailesinden film yıldızlarına ve mirasçılardan sosyete kadar ülkenin önde gelenlerini giydirerek İngiliz modasının merkezinde yer almaktadırlar. Kadınlar, müzmin bir bekar olan Woodcock'un hayatından ilham ve dostlukla geçmeye devam ederken Woodcock'un yolu kısa bir zaman içerisinde esin perisi olarak hayatının bütünleyici parçası ve sevgilisi olacak genç ve güçlü bir kadın olan Alma ile kesişir. Woodcock'un bir zamanlar kontrollü ve planlı olan özenle dikilmiş hayatı aşkla alt üst olacaktır...
1980 yılında geçen filmde bir makinistin hikayesi anlatılıyor. Uğur, makinist olarak çalışan bir adamdır. İşinde terfi ile tayini çıkınca ailesi ile birlikte yeni bir yaşama başlar. Artık depo şefi olacak olan Uğur eşi Handan ve çocukları ile birlikte lojmana yerleşir. Ailesinin yeni ortamlarına alışabilmeleri için elinden gelen yapan Uğur, ön yargı ve korkularını ailesi ve dostlarının yardımı ile üstesinden gelecektir...
60 yılı aşkın bir süredir sinemadan fotoğrafa, video yerleştirmeden heykele yapıtlar üreten 88 yaşındaki efsane Agnes Varda ve İstanbul’da da “Şehrin Kırışıklıkları” projesiyle duvarlara yapıtlar bırakan genç JR, Fransa’nın köylerinde sanat dolu bir yolculuğa çıkarlar. Yöre halkıyla sohbet eden, fotoğraflar çeken, çektikleri fotoğrafları da bir sergiye dönüştüren ikili, bu süreçte aralarındaki yaş farkının, enerji farkının, sanat icra etme farkının dostluğa engel olmadığı seyircilerin gözlerinin önüne serilecektir...
Kuşadası, Kirazlı köyünde Menderes ve yatalak ağabeyi Adnan birlikte yaşarlar. Menderes kendini bakıma muhtaç olan ağabeyine adamıştır. Köyün emlakçısı Reşit iki kardeşin oturduğu evi almak ister. Reşit, Menderes evi ve araziyi satıp ağabeyi Adnan’ı huzurevine yerleştirmesi için nasihat verir. Adnan bu konuşmayı öğrendiğinde iki kardeş geçmişleriyle yüzleşecektir. İki kardeşin aynı kadına duyduğu derin sevgi ve aralarındaki vicdan muhasebesi karılma noktası olacaktır...