Gündem

Cumhuriyet tarihinde ilk kez kişi başı gelir 7 yıl art arda düşüş gösterdi

Cumhuriyet tarihinde ilk kez kişi başı gelir 7 yıl art arda düşüş gösterdi. Verilere göre 2013 yılında 12 bin 582 bin dolar olan milli gelir, 2020 yılında 8 bin 597 dolar oldu. Vergi Uzmanı Dr. Ozan Bingöl, milli gelirdeki düşüşlerin normal olduğunu ancak 7 yıllık düşüşün dikkate değer olduğunu belirtti.

Türkiye’de kişi başı gelir 2014’ten bu yana düşmeye devam ediyor. 1923 yılından bugüne kadar arka arkaya yedi yıl boyunca kişi başına GSYH'nın düştüğü tek dönem 2014-2021 yılları oldu. Buna göre, Cumhuriyet tarihinde ilk kez kişi başına düşen gelir 7 yıl art arda düştü.

Verilere göre 2013 yılında 12 bin 582 bin dolar olan milli gelir, 2020 yılında 8 bin 597 dolar oldu. Kişi başına gelirdeki en büyük düşüş 2025 yılında yüzde 9’luk oranla gerçekleşirken 2020 yılında kişi başına gelir bir önceki yıla göre yüzde 6,6 azaldı.

2013’den bu yana kişi başı gelirdeki azalma yüzde 31,67 oldu. Kişi başına milli gelir, gayrı safi yurt içi hasılanın yıl ortası nüfusuna bölünmesi ile hesaplanıyor.

TÜRKİYE TARİHİNDE İLK

Vergi Uzmanı Dr. Ozan Bingöl, konu ile ilgili Vergiye Dair sitesinde yazdığı yazıda bu düşüşe dikkat çekti.

1923 yılından günümüze kişi başına gelirde düşüş ve yükselişler yaşandığını ve bunun normal bir durum olduğunu belirten Bingöl, genelde yüksek düşüşlerin ardından yüksek artışların olduğunu ve düşüşlerin önemli ölçüde takip eden yıllarda telafi edildiğini, 7 yıllık düşüşün ise dikkate değer olduğunu belirtti.

Bingöl konu ile ilgili değerlendirmesinde, “Cumhuriyet tarihi boyunca arka arkaya yedi yıl boyunca kişi başına GSYH'nın düştüğü tek dönem 2014-2021 yıllarını kapsayan yedi yıllık dönem olmuştur.

Daha önce sadece ikinci dünya savaşı yıllarında arka arkaya dört yıllık bir kişi başına gelir düşüşü yaşanmıştır. Dünya ekonomik buhran dönemi, 1980 darbesi dönemlerinde bile kişi başına gelir düşüşleri en çok arka arkaya üç yıl sürmüştür” ifadelerine yer verdi. 

“DAR GELİRLİNİN PORSİYONU KÜÇÜLÜYOR”

Türkiye’nin fakirleşme döngüsüne ve sürecine girdiğini belirten Bingöl, kişi başına gelirdeki eşitsizliğe de dikkati çekti. Bingöl şunları söyledi:

Düşen kişi başına GSYH ile genel ve ortalama anlamda sürekli fakirleşirken, küçülen gelir pastasından herkesin porsiyonu aynı oranda küçülmemektedir. Özellikle dar gelirlinin porsiyonları pastadaki genel küçülmenin de üzerinde gerçekleşmektedir.

Bazıları ise pasta küçülmesine rağmen kendi porsiyonunu büyütebilmiştir. Aşağıda yer verdiğim, gelirin yüzde yirmilik dilimler itibariyle dağılım verileri bu durumu açıkça ortaya koymaktadır.