Anayasal hakları olan sendikaya üye oldukları için şirket tarafından işten atılan Eren Enerji işçilerinden, geçtiğimiz günlerde şirket yetkilileri tarafından yazılı olarak yapılan açıklamaya cevap geldi.
Eren Enerji'nin hukuksuz tutumu karşısında hakkını aramaya devam eden işçiler;
Ey Eren şirketi,
Dün sevgi dolu açıklamalarınızı basından okuduk. Bizim tamda kendimizi sorgulamaya başladığımız bir anda acaba yaptığımız eylemler yerini bulmuyor mu? Diye tartıştığımız bir dönemde sorularımıza cevap niteliği taşıyan bir açıklama geldi sizden, inanın çok mutlu olduk. Kendi gerçekliğinizi her hafta duymak sizi rahatsız etti ki demek bu açıklamaları yapma gerekçesi duydunuz.
Bilmenizi istediğimiz bir gerçek var yaptığınız açıklamaya muhtemelen yazıyı kaleme almasını istediğiniz insan dahi gülmüştür çünkü biz ve tüm Zonguldak halkında aynı izlenimi yarattınız, yazınızı gülerek okuduk. Çok zorlanmış da olmanız gerekiyor yazıyı kaleme alırken çünkü yalan zor zanaattır. Herkesin harcı da değildir.
Bizlerin iş ahlakına yakışmayan davranışlarda bulunduğumuzu ve uyarıları dikkate almadığımız için işten atıldığımızı yazmışsınız. Ya insana sormazlar mı bu işçilerin hemen hepsini kısa bir süre öncesin de siz terfi ettirmediniz mi? Yaptıkları çalışmalardan dolayı teşekkür eden siz değimliydiniz. Sizin iş ahlakı dediğiniz şeyi biz iyi biliriz deniz suyu içip ses çıkarmamak, sizin iş ahlakı dediğiniz şey iyi biliriz iki yıl zam yok denildiğinde ses çıkarmadan sefalete teslim yaşamak, sizin iş ahlakı dediğiniz şeyi iyi biliriz anayasal hakkımızı kullanmamak sendikadan istifa etmek köleliğe teslim olmak. Siz kendinizi yalanlarınız ile aklama derdine düştünüz ama KRAL ÇIPLAK haberiniz olsun herkes görüyor, biliyor ve tüm Zonguldak bunu konuşuyor.
Yazınız da demişsiniz ki işçilerin tazminatlarını ödemeyebilirdik doğru tazminatsızda atabilirdiniz biz bunları başında konuştuk ve biliyorduk hatta Türkiye’nin birçok yerinde de işverenler aynı yolu izliyorlar ve işçileri işten tazminatsız atıyorlar. Sizin de bilmeniz gereken bir gerçek var bu işçilerin hepsi işe geri dönüş davalarını kazanıyorlar ve kıdem, ihbar tazminatlarını da faizi ile geri alıyorlar buda yetmiyor boşta geçen süre olarak 4 ay da işçilere para ödüyorlar. Sizin de kapının önüne koyduğunuz işçiler yani biz açtığımız işe geri dönüş davalarını kazanacağız hatta, hatta sendikal tazminata da mahkum olacaksınız bunu sizde iyi biliyorsunuz ama yine de bu konular hakkında bilgisi olmayanları da yanıltmaya çalışalım diyorsunuz. Tabi yerlerse.
İşten atılmak için özel çaba içerisinde olan işçiler var demişsiniz. Sormak lazım size dayanışmanın adı ne zamandır sizde çıkar sağlamak olmuştur. Beraber yol yürüdükleri işçi arkadaşlarını yarı yolda mı bırakmak yakışır mı o insanlara. Baskı ve tehdit ile içeride bulunan işçileri işten atılan işçiler ile ayrıştırma çabası içerisinde olduğunuzu hepimiz bilmiyoruz. Yanınıza aldığınız emir eriniz gibi çalıştırdığınız mülki amirleriniz aracılığı ile işçileri nasıl tehdit ettiklerinizi bilmiyormuyuz. Kardeşleri ile işten atmak ile tehdit ettiğiniz işçileri, çocuklarının burslarını kesme tehditlerinizi, iş barışını böyle sağlamaya çalışıyorsanız haberiniz olsun bu gelecek ikinci fırtınanın habercisidir ve önüne çıkacak üm engeli de süpürüp götürecektir.
Var mısınız şöyle bir açıklama yapmaya kapıda ki işçiler ile dayanışmak için isteyen gidebilir kimseyi tehdit etmeyeceğiz ve işten atmayacağız diye bütün basın önün de söz verin bakalım baskı altında tuttuğunuz o işçiler nasıl o kapılarda olacaklar işten atılan işçilerle yanı bizim ile nasıl bir dayanışmaya girecekler hepimiz göreceğiz. Biz kimseyi tehdit etmedik falan da demeyin sakın haaa elimizde ses kayıtlarınız var yeri ve zamanı geldiğin de onları da açıklamasını biliriz.
Bir lafta bölge halkına sırtımızı dönmeyeceğiz demişsiniz. Bu topraklarda bulunan bütün insanlar sanki size mecburmuş gibi davranıyorsunuz ya bu burnu büyük tavırlarınızın sebebi muhtemelen paranızdan aldığınız güçten geliyor. Sizlerden önce bu topraklarda zehir solumadan yaşıyorduk. Üzerine inşa ettiğiniz işletmen
Bize herhangi bir şey hibe etmiyorsunuz. Siz değilmiydiniz daha sendikalaşma talebimiz yokken küçülmeye gideceğiz 160 Megawatt’lık santrali kapatacağız diye bizleri tehdit eden her talebimizin önüne aynı gerekçe ile kesmeye çalışan aynı durumu ısıtıp ısıtıp işçilerin önüne sunuyorsunuz. Zarar ediyoruz diye bağırıyorsunuz ya başta biz olmak üzere herkes biliyor zarar ediyor olsanız bir gün durmazsınız Zonguldak ilini ilk terk edecek olan siz olursunuz. Doğup büyüdüğümüz topraklarda gene biz kalacağız. Buranın çıkarlarını yine biz savunacağız.
Bir lafta sendikamıza etmişsiniz üstü kapalı olarak, şunu iyi bilin sendikamız başından beri bize ne söz verdiyse bunu da yerine getirdi, bizim ekmek mücadelemize bizden daha fazla katkı sağladı ve sizin yaptığınız gibi de yalan konuşmadı. Bizim sendikalı olmayı tercih etme gerekçemiz sizin her gün işten atma tehditleriniz karşısında ceketimizi alıp gitmeyelim diyedir. Hani demişsiniz ya herkes işini yapsın diye inanın bütün sendikaların işi bu olmalı, güvencesizliğe karşı bayrak açmalı.
Sendikalar yasa gereği işçilerden yana taraf olmalıdır ve ona göre çalışmalıdır ancak memlekette sendikacılık denen şey deri koltuklarda göbek şişirmek olduğu için masa başlarında işçilerin alın terini satmak olduğu için karşınızda emekten, işçiden yana bir sendika çıkınca normaldir bu tavrınız, karalama çabalarınız. Unutmadan kimin memlekete ve bölge halkına faydası var buna siz karar veremezsiniz haddinizi de aşmayın, ekmek mücadelemize destek veren kişi ve kurumları karalamayın.
Derdimiz bir yeri iddia etiğiniz gibi dizayn etmek falan değil ancak sizin göremediğiniz bir durum var bu yaşanılan tablonun tek sorumlusu sizsiniz bunun farkında değilsiniz yada beceriksizliğinizi kabullenmek istemiyorsunuz. O şirketiniz dört dörtlük yürütülen bir yer olsaydı başta müdürleriniz istifa edip gitmezlerdi biz de kapının önünde olmazdık sendikalı bir şekilde çalışıyor olurduk durum bu kadar basit.
Bu durumu görüp okumayan da kimse yoktur. Her Cuma kapının önünde söylediklerimiz bu işin çözümüne dair sözlerimizdir ama anladığımız siz çözüm değil sorun diyeceksiniz, taleplerimizi yok sayacaksınız bu işi de tırmandıracaksınız. Her hafta Cuma gelir kapıda bağırır giderler sanıyorsanız bütün kurgunuzu buna göre yapıyorsanız yanılırsınız bizim için bu daha başlangıç.
Ey Eren Enerji,
Bu işe ilk başladığımız günden beri söyledik haklarımızı biliyoruz istiyoruz ve almadan da geri dönmeyeceğiz. Taşıdığımız miras bize 91 yılında madenci atalarımızdan kalan mirastır bu mirası da asla ayaklar altına aldırmayacağız. Bu toprakların çocukları olarak bir kez daha ilan ediyoruz ki bu kavgada biz kazanacağız biz kazanacağız biz kazanacağız.