Ha bitti, ha bitiyor derken, son aşamaya gelindi. Bitmemesi için özel bir çaba harcanmazsa eğer, yeni hastanemiz üç beş aya hizmet vermeye başlayacak. 

Şu anda insanlar dip dibe şifa bulalım diye muayene sırası beklerken, sağlığından oluyor. Yeni hastane hizmete girince bu çileler son bulacak. Hiç değilse daha ferah ve daha güzel bir ortamda sağlık hizmeti almış olacağız.

Hani, şu, yıllardır bitmeyen Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi'nden bahsediyorum.

Yeni cihazlar, tıbbi malzemeler, ferah klinikler, sıfır ameliyat odaları v.s. bunlar çok önemli; ama uzman doktor ve kalifiye sağlık personeli bunlardan çok daha önemli.

Tıp fakültesindeki sıkıntılar malum. Aynısı devlet hastanesinde de olmasın. Tecrübeli doktorları kaçırmayalım. Fiziki şartlar düzeliyor, yeni branş doktorlarını şehrimize çekmenin yollarını arayalım.

Tabi ben "Arayalım, bulalım, yapalım, edelim" diyorum; ama bu görev milletvekillerimize düşüyor. Şehrimizin ileri gelenlerinin Ankara'da lobi yapması gerekiyor.

Hastane deyince içimde ukde kalan bir şey var. 2007 yılında dönemin Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ, Zonguldak ziyaretinde tek tek hastaneleri incelemişti. Mevcut hastane kuruluşlarının yetersiz olduğunu yerinde gören sayın bakan, Zonguldak'a 500 yataklı şehir hastanesinin yakışacağını söylemişti. Hatta yetkililere, "Hastane yerini bulun, ben ödeneği çıkaracağım" diye açık çek vermişti. O gündür bugündür koskoca şehirde tam donanımlı bir şehir hastanesi için yer bulunamadı. Siyasiler ayrı, bürokratlar ayrı, STK'lar ayrı, iş dünyası ve esnaf ayrı telden çaldı. Vatandaşın kafası karışıktı. Bir türlü olmadı. Yer bulunamayınca ödenek de geri çekildi.

En sonunda, bula bula eski hastanenin yanındaki (lojmanların olduğu) alanı bulduk. İhaleyi ilk alan firma işi eline yüzüne bulaştırdı. Sonra ikinci kez ihaleye çıkıldı ve yıllar sonra eğer nasip olursa bir hastaneye kavuşacağız. Kavuşacağız ama 500 yataklı şehir hastanesi yerine otoparkı olmayan 400 yataklı bir hastane olarak...

Elimizdeki fırsatı yer bulamadığımız için kaçırdık. Gittik, trafiğin sıkıştığı dar bir yere hastaneyi inşa ettik. Gecikmeli ve yanlış yer tercihi yüzünden yıllarca hastanemizden olduk. İnşallah bundan sonra bir nebze olsun güzel bir hastaneye kavuşuruz.

Peki açılacak olan hastanede neler var?

Bunu da Ak Parti İl Başkan Yardımcısı Muammer Avcı, şöyle özetliyor: "İnşaat oturum alanı 9868 metre kare, 134 adet tek kişilik servis odası, 116 adet çift kişilik servis odası, 108 adet poliklinik odası, 48 adet yoğun bakım odası, 23 adet acil servis yatak sayısı, 13 adet ameliyathane sayısına sahip, 400 yataklı Atatürk Devlet Hastanemizdeki inşaat, sona yaklaştıkça, çalışmalar daha görünür hale geldi."

İşte sevgili okurlar, meşhur hastanemizde son durum bu.

Bizimkisi meşhur tabirle 'Kestane balının diyarından bir hastane hikayesi'...

İÇ ISITAN TABLO

Dışarıda sert bir soğuk var. İnsanın iliğine işliyor. Kar, yağmur, fırtına, hepsi bir arada...

Tozu dumana katan dağdağalı bir fırtınanın(gürültülü, patırtılı)  arasında ekranlara yansıyan bir kare vardı ki içimizi ısıtmaya yetti.

İki halk otobüsü şoförü, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde ekmeği peşinde koşan 4 motosiklet kuryesini aralarına alarak şiddetli fırtınadan korumaya çalışıyordu. İnanın, bu görüntü, iliğimize kadar işleyen soğukta milletçe içimizi ısıttı.

Çünkü -gerçek biz- buyuz.

Bunu bize tekrar gösterdiniz.

Teşekkürler şoför arkadaşlar.

Sağ olun, var olun.  

Allah sizin gibi insanların sayısını artırsın.

***

ÖNCELİKLE SELAM OLSUN

"Öncelikle kestane balının diyarı Zonguldak'tan tüm dünyaya selamlar" diyen o zata helal olsun.

50 çocuk için sünnet şöleni... 50 çocuk için sünnet şöleni...

Adı Fehmi Pazarlı. Gökçebey'in Pazarlıoğu köyünden... Adam iddiaya göre eşini aldatıyor, Esra Erol söz hakkını kullanması için kendisini yayına bağlıyor. Adamın ilk cümlesi “Öncelikle kestane balının diyarı Zonguldak’tan tüm dünyaya selamlar” oluyor.

Helal olsun valla!

Böylesi bir durumdayken dahi ettiği iki kelam ile Zonguldak'ı ve kestane balını tüm dünyaya tanıttı. Kendisiyle ilgili iddiaları da unutturdu. Oskarlık bir başarı desek abartı olmaz.

Ben de diyordum ki; "'30 büyükşehir ve Zonguldak' ibaresiyle gündemden düşmeyen Zonguldak, çok şükür böyle şeylerle gündeme gelmiyor.

Çok geçmedi, Fehmi bey 10 saniyelik konuşmasıyla Zonguldak'ı gündem yapmayı başardı.

Baksanıza, sosyal medyada hala Zonguldak geyikleri dönüyor:

- “Çocuğum bugünkü ödevini yaptın mı?”

- “Hocam, öncelikle kestane balının diyarı Zonguldak’tan tüm dünyaya selamlar...”

- “Kızım bulaşıkları yıkadın mı?”

- “Anne, öncelikle kestane balının diyarı Zonguldak’tan tüm dünyaya selamlar...”

- “Bu ayın kirasının yatırdınız mı?”

- “Şey, öncelikle kestane balının diyarı Zonguldak’tan tüm dünyaya selamlar...”

- “Kızım artık bir torun sahibi olsak diyoruz.”

- “Kayınvalideciğim, öncelikle kestane balının diyarı Zonguldak’tan tüm dünyaya selamlar...”

-"Hastane inşaatı neden bu kadar uzun sürdü?"

-"Şey, öncelikle kestane balının diyarı Zonguldak’tan tüm dünyaya selamlar...”

 

Editör: TE Bilisim