Zonguldak

Mithatpaşa projesi, milat olabilir mi?

Bazen ne yazarsanız yazın, ne anlatırsanız anlatın; anlatmak istedikleriniz, karşınızdakilerin anladığı kadar oluyor. Manzaraya herkes kendi penceresinden bakıyor. Tehdit ve hakaret olmadığı sürece problem yok. Fakat ileri geri derken, asıl mesele arada kaynıyor.

45 yıl önce hayali kurulan Mithatpaşa projesi, 22 Ocak 2022 tarihi itibariyle hizmete açılacak.

İnsan şöyle düşündüğünde, şaka maka yaklaşık yarım asırlık hayal gerçekleşmiş oluyor.

2022'nin ilk güzel gelişmesi, son da olmaz inşallah. 

Malum, Zonguldak'ta yapılması gereken çok hizmetler var.

Bugüne kadar coğrafyanın zorluğu ve bölgenin ihtiyaçlarının çözümünde Ankara'yı ikna edebilecek başarılı milletvekillerinin bulunmaması gibi sebeplerle Zonguldak'ın sorunları hep halı altına süpürüldü.

Fakat geç de olsa bazı projeler hayata geçmeye başladı.  

Yarım saatte çileyle gidilebilen Kilimli yolunu, tüneller sayesinde 5 dakikada aşabileceğiz.

22 Ocak'ta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın gelip hizmete açacağı Mithatpaşa projesi, işte bu nedenle derin mutluluk kaynağı oluyor memlekette.

Büyük şehirlerde çok sıradan olan bu tür hizmetler Zonguldak'ta yeni başladığı için heyecan dorukta oluyor. Gittiğimiz diğer şehirlerde battı çıktılar, asansörlü üstgeçitler, alternatif çevre yollarını gördükçe, Zonguldak'ın geri kalmışlığına üzülüyorduk. 2022'ye bu projeyle başladık, inşallah devamında sahil projesinin tamamlanması, lavuar kent meydanı projesinin başlaması ve merkez çarşı ile Fevkaninin yıkılmasıyla devam eder.

Çok gecikti hizmetler.

Umarım yeni yıl, gecikmeli hizmetlerin telafi yılı olur.

YANLIŞ ANLAŞILMAK

Bazen ne yazarsanız yazın, ne anlatırsanız anlatın; anlatmak istedikleriniz, karşınızdakilerin anladığı kadar oluyor.

Manzaraya herkes kendi penceresinden bakıyor.

Tehdit ve hakaret olmadığı sürece problem yok. Fakat ileri geri derken, asıl mesele arada kaynıyor.   

Bir önceki yazımda tünel projesinde 2 eksiklikten söz etmiştim. Birincisi Kilimli sahil yolunun olduğu yere dalgakıran veya set yapılması gerektiği.

Kaldı ki yıllar önce dönemin Ulaştırma Balanı olan Binali Yıldırım, sahil yolunun deniz dalgalarına karşı korunması için böyle bir çalışmadan söz ettiği biliniyor. Bu konuyu bizzat şahit olanlardan biri de İnağzı sakinlerinden Ahmet Kurt. Bizzat bakan beyin ağzından duyduğunu, bu konuda kendisiyle görüştüğünü anlattı. Fakat meselenin üst düzeyde takibi yapılmamış olacak ki bugün aynı konuyu tartışıyor, acil çözüm bulunmasını istiyoruz.   

İkincisi ise Zonguldak merkez ile İkinci Makas arasındaki tehlike arz eden bir kavşağın düzenlenmesi gerektiğini yazmıştık. Çok sayıda destek mesajı geldi. O kavşak noktasına ışıklandırma ve uyarıcı levha gibi tedbirler düşünülebilir. Mühendislik hatası var ise küçük bir düzeltme yapılabilir. Daha açılmadan kazalar yaşandı ve araçlar savrularak orta refüje çıktı. Bu kadar önemli projede eksiklik olabilir, önemli olan bunu gidermektir.

Ama bazı okurlarımız tehlikeli kavşak lafını yanlış anlamış. Kimisi sürücülerin hızlı gitmemesini tavsiye etmiş, kimisi güzel hizmetleri görmeyip kusurları dikkate aldığımızı yazmış. Yapılan hizmeti baltaladığımızı ima etmeye çalışmış.

Ne diyelim okumayan, hamaset üretir.

BEÜ HASTANESİ'NDE ASANSÖR MESELESİ

Bölgeye hizmet eden BEÜ Hastanesi'nde onkoloji doktoru eksikliği halen giderilmiş değil. Bu konunun acil olarak çözüme kavuşturulması gerekiyor. Fakat bir mesele daha var ki o da insanları tedirgin ediyor. Üst katlara çıkan 4 asansörün de bakımsız olduğu yönünde şikayetler alıyoruz. Bir gün kaza yaşanma riski olduğunu belirten vatandaşlar, asansörlerin bakımsız olmasından ve kimsenin konuyla ilgilenmemesinden yakınıyor.

İnşallah söylentidir.

Eğer gerçeklik payı varsa acilen önlem alınsın!

BÖYLE GİDERSE KISITLAMA GELİR

Omicron varyantıyla birlikte koronavirüs vaka sayıları aniden patladı. 20 binlerde seyreden vaka sayısı birkaç haftada 70 bine dayandı. Haliyle "Kısıtlamalar tekrar gelecek mi?" sorusu tekrar gündeme gelmeye başladı.

Gündeme geldi değil, akşam saatlerinde Eskişehir Valiliği kısıtlama kararı verdi. Kentte saat 23:59'dan sonra konaklama tesisleri ve yeme ­içme yerlerinde müzik yayınları ile nikah ve düğünlerde canlı müzik yapılması yasaklandı.

Tedbirler artırılmazsa vakaların kısa sürede 100 bini bulacağa benziyor. Durduramazsak, daha doğrusu maskesiz, tedbirsiz davranmaya devam edersek kısıtlama kararları ülke geneline yayılır. Umarım bu gidişi tersine çevirmekte başarılı oluruz.