Karagöl sözlerine enerji konulu bu konferans için neden Zonguldak’ı tercih ettiğini açıklayarak başladı. Zonguldak’ın kömür kaynaklı enerjinin merkezi olduğunu vurgulayan Karagöl, konuşmasında yerli ve milli enerjinin önemine dikkati çekti. Karagöl sözlerine “Türkiye her yıl 55 milyar dolarlık bir enerji faturası ödemektedir. Yerli enerji kaynaklarımız kıt olduğundan dışarıya ödediğimiz bu para ekonomimize büyük yük getirmektedir.
Enerjide %70 oranında dışa bağımlı olan ülkemiz petrol ve doğalgazın büyük miktarını ithal etmektedir. Ülkemiz elektrik üretiminin %10’u ithal edilen doğalgaz ile yapılmaktadır. Bu nedenle yenilenebilir enerji başta olmak üzere, yerli ve milli enerji kaynaklarının değerlendirilmesi büyük önem arz etmektedir.”
Karagöl, sözlerine konferansın başlığı olan “Türkiye Enerji merkezi Olabilir Mi?” sorusunun detaylı bir yanıtını vererek devam etti. “Türkiye’nin coğrafi konumu enerji piyasası açısından oldukça önemli. Ülkemizin çevresinde enerji açısından zengin ülkeler yer alıyor. Bu ülkeler, enerji kaynaklarını Avrupa’ya transfer ederken Türkiye’yi köprü olarak kullanmak durumundalar.
Bu konumumuz bizi stratejik bir enerji iletim köprüsü yapıyor. TANAP projesinin bu yıl hayata geçmesi ile önemimiz daha da artacak. Bu konuda iyi uygulama örnekleri de görüyoruz. Örneğin Hollanda, petrol ve doğal gaz rezervleri bulunmamasına rağmen enerji ticaret merkezi haline geldi. Biz de coğrafi konumumuzun avantajını kullanarak bir enerji merkezi haline gelebiliriz.”
Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, enerjinin ekonomik önemini vurgulayarak yerlileştirme çalışmalarının önemine dikkat çekti. “Ekonomik kalkınma sağlamak ve gelişimimize hızla devam etmek için ekonomimize büyük yük getiren enerji faturamızın düşürülmesi ve dışa bağımlılığın azaltılması şarttır. Bağımlılık ne yazık ki dış ticaret cari açığımızı artırmaktadır. Ülkemizin yatırım yapılabilir seviyede olması ve uluslar arası platformda kredi notumuzun tatmin edici düzeyde kalması için enerji alanı çok önemlidir.
Bunun için enerji kaynaklarının çeşitlemesini yapmalı, yenilenebilir enerjiden faydalanmalı ve yerli enerji kaynaklarından azami düzeyde faydalanmalıyız. Bağımlılığı azaltma konusunda önemli bir adım olan nükleer enerji santrallerimiz yakın gelecekte faaliyete geçecek. Güneş ve rüzgar enerjisi alanlarında önemli projelerimiz var. Bu alanda Ar-Ge çalışmalarına verilen önemin artması ve kendi üretimimiz olan rüzgar güllerinin kullanımı önemli adımlar arasında sayılabilir. Bütün bunlar coğrafi konumumuzun önemi ve Avrupa’ya giden zorunlu bir enerji rotası olması gerçeği ile birleşince Türkiye’nin bir enerji merkezi olmasının önünde hiçbir engel bulunmamaktadır.”
Öğrenci ve öğretim üyelerince ilgiyle dinlenen konferansın sonunda, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yasemin Köse, Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl’e günün anısına bir teşekkür plaketi verdi.