Yine bir eğitim öğretim sezonunun sonuna geldik.
Çocuklarımızla birlikte kendimizi de sorgulamamız gerekiyor. Hep çocuklarımızdan isteklerimizi düşünmemeliyiz. Biraz da bana düşen görevlerimi yaptım mı?, Yapabildik mi? diye kendimize sormalıyız. Çocuğa eğitiminde eksiklerini karşıladın mı? Ona vakit ayırabildim mi? Onunla sohbet edebildin mi? vs gibi soruları kendimize sorarak sezonun muhasebesini yapmalıyız. Yoksa "ders çalış" diyerek, "kaç puan aldın?" diyerek, "Arkadaşların kaç puan aldı?" diye kıyaslayarak biz görevlerimizi yapmış sayılmıyoruz. Bu sorulara makul ve mantıklı cevaplar veremiyorsak, gelecek seneye hazır bir şekilde başlayamayacağımız belli olmuştur. Eğer geçen seneye göre kendimizde olumlu yönde bir değişiklik hissediyorsak o zaman seneye de diğer eksiklerimizin tamamlayıp daha faydalı girmeye çalışmalıyız. Bazen de çocuklarımıza sormalıyız: Bizden beklentilerin neler? Sizlere faydalı olabildik mi? gibi sorularla kendimizi de kontrol etmeliyiz. Çünkü hep çocuklarımız değil kendimizi de kontrol etmeliyiz.
Eğitimde sadece öğrenciden kontrol beklemek ya da sadece öğrenciyi kontrol etmek yeterli değildir. Eğitimin başarılı olabilmesi için velinin, ailenin yani. Okulun, öğretmenlerin ve öğrencilerin birleşiminin ortak sonucu olarak çıkan çalışmalara biz eğitim diyoruz. Ailenin bir şey yapmaması, çocuğa faydalı olamaması veya çocuğun dilinden anlamaması, öğretmenin çocuklara, öğrencilere faydalı olamaması, onları dinlememesi, onların sorunlarına ve yeteneklerinin farkına varamaması, farkında olamaması... Ne yapar? Eğitimi aksatır.
Bu şekilde başarısız olmamak için biz hem kendimizi hem öğrencilerimizi, çocuklarımızı kontrol etmemiz gerekiyor. Kendimizin de başarılı olup olmadığını kontrol etmemiz gerekiyor. Bu kontroller sonucunda eğer eksiklerimizi tamamlarsak eğitime daha çok faydalı olacağımızı bilmemiz gerekiyor.
Mehmet Hatip Denek