Maden şehri Zonguldak'ta 4 Aralık, hüzün günüdür.
Kutlama kısmı sadece ritüeldir. Çünkü madenciliğin en ağır bedelini bu şehrin insanı ödemiştir.
Bu topraklar ağır dram içeriyor.
Geçmişte zorunlu (mükellefiyet) olarak ocaklara giren ve ülke ekonomisine katkı verenlerin torunları, bugün TTK'ya girebilmenin hayaliyle yaşıyor.
Bu topraklarda devlet ocağına girmek, işsiz gençlerin en büyük umut kaynağı.
Geçmişten bugüne ne acılar, ne kederler yaşandı.
Ne kara günler ne acı haberlerle sarsıldı bu şehrin insanları...
263 madencinin can verdiği Kozlu grizu faciası, 103 işçinin vefat ettiği Armutçuk patlaması, sayısını ve adını buraya yazmaya satırların yetmeyeceği ağır kayıplar...
Yakın tarihte Karadon faciasında yitirdiğimiz 30 maden işçisi.
Hemen akabinde Kozlu'da kaybettiğimiz 8 madenci arkadaşımız...
Ve daha aralarda yitip giden birer ikişer, üçer beşer madencilerimiz...
Son 20 yılında biz de gazeteci olarak şahit olduk.
Ocak ağızlarından gelecek umutlu bekleyiş...
Battaniyeye sarılı cansız bedenlerin ocak ağzına çıkarılmasıyla tükenen umutlar ve anaların karanlığı yaran acı çığlıkları...
Hala kulağımızdadır...
Ve acı bir siren sesiyle solan nice yitik sevdalar...
Bir kelebeğin ömrü kadardır bazı hayatlar...
Arada bir kurtuluş hikayeleriyle gülen yüzler...
Haber maksatlı hepsini gördük, hepsini yaşadık.
Maden ocaklarının karanlık dehlizlerine girmeyen madenciyi anlayamaz.
Orası bambaşka bir dünya.
Herkesin bir birine canını emanet ettiği bir yeraltı dünyası.
Kamalardan kurulan sofraların etrafına dizilen yüzü gözü kömür karası işçiler...
Bazen acı bir hasret türküsü, bazen de "Karadır kaşları" adlı bir Zonguldak türküsü...
Az ötede pırıl pırıl parlayan taşkömürü...
Elinde kazma kürek ter akıtan kahraman işçiler...
Dışarıya kömür taşıyan vagonlar...
Oluklardan vagonlara akan kara-elmas...
Dışarıda ise kömür yüklü trenin acı acı öten siren sesleri...
Ayağı çizmeli, başı baretli, madenci fenerli emekçiler...
Evet, adeta doğal maden platosu gibidir Zonguldak...
En doğalından hem de...
Bir avuç kömür için bir ömür verenlerin diyarı Zonguldak.
Sadece maden ocakları değil, deprem enkazları da onların omuzlarında...
6 Şubat 2023'te yaşanan Türkiye'nin en büyük doğal afetinde yine baş gösterdiler.
Biraz geç fark edildiler; ama sonunda kurdukları domuzdamlarıyla en olmaz denilen enkazları kaldırıp hızır gibi yetiştiler.
Bu işi hakkıyla yapan madencilerin hakkı ödenmez.
Hani diyor ya Sunay Akın:
Yine bir kömür kütürdedi sobada
Kayıp bir madencinin kalbi rast geldi
Atıverdi sıcak odada...
Madenciler Günü vesilesiyle bütün maden şehitlerine rahmet diliyor, bu meslekte rızkını kovalayan bütün madencilere kazasız iş hayatı diliyorum.